Evrenin Oluşumu Efsanesi
Türk Evrenin Oluşumu Efsanesi
Şimdi anlatacaklarımız, Türk Mitolojisi'nin anlatılarıdır. Evrenin oluşumu miti:
Bölüm 1: İyeler, Ruhlar ve Hayatın Başlangıcı
Telkem (Boşluk)
Bir rivayete göre, Telkem sakin sakin seyrederken çok büyük bir hava hortumu ona yaklaşıyordu. Hava hortumundan etrafa hüzünlü sesler yayılıyordu. Telkem, hortumun kendi kendine şöyle sızlandığını duydu:
-Bu baylu ne zaman bitecek, ve biz ne zaman sakinleşeceğiz? Ah keşke birisi bu tufanı durdurabilse... Ben huzur bulursam, ruhları yaratır ve onlara çeşit çeşit donlar giydirirdim. Yarattığım ruhlara fiziksel hayat verir ve sonra onları büyütürdüm. (baylu: devinen kutsal enerjinin yarattığı huzursuzluk)
Bu sızlanmaları duyan Telkem kendi kendine şöyle düşündü:
- Demek bu baylu durdurulursa bende hayat olur!
Ve Telkem hava hortumunu kucakladı; baylu durdu, fakat tam sakinleşmedi. Olduğu yerde dönmeye devam etti. Telkem bayluya sordu:
-Sen kimsin, kimden kaçıyorsun?
Baylu cevap verdi:
-Benim adım Altın Telekey'dir. Güneş'ten kaçıyorum ama o benim peşimi bırakmıyor. Oysa ben ona yaklaşmaktan korkuyorum; çünkü onun şiddetli sıcağı beni yakabilir.
- Altın Telekey, ben seni Güneş'ten korurum; bilesin ki, benim babam kök, annem ak'tır.
Telkem bunları dedikten sonra silkindi; onun ruhsal enerjisi (cımu) iye Ülgen oluverdi. Telkem, Altın Telekey'i sakinleştirmek için ona sımsıkı sarıldı. Altın Telekey yavaş yavaş sakinleşmeye başladı; ama onun halen devinmekte olan kütlesi Altın Kazık, enerjisi ise Mongızın iye oluverdi.
Telkem ve Altın Telekey'den on iki hayvanlı takvime baz teşkil eden 13 burç yıldızı doğdu. En büyüğünün adı gece kızı (tün kızı) Altın Şarka idi.
Sonra, Güneş de onların yanına geldi ve şöyle seslendi:
- Ah, demek benim her yerde aradığım baylum (Altın Telekey) buralarda takılıp kalmış ve onun enerjisi Mongızın iye, kütlesi Altın Kazık olmuş.
Telkem'in iyesi Ülgen ona cevap verdi:
-Mongızın artık bana eş oldu. Güneş, sen artık araya girme. Bizim gece baylumuz Altın Şarka'dır. O suyun iyesidir; dolayısıyla senin sıcaklığında yanmaz. Eğer gönlünüz birbirine meylederse birleşin.
Güneş ve Altın Şarka birbirlerine aşık oldular. Ülgen dedi:
-İstediğim sadece bir tek şey var; bizden uzaklaşmayın. Geri kalan burç yıldızları mümkün olduğu kadar bizim etrafımızda dönsün, konuğumuz olsunlar.
Güneş dedi:
- Kabul ediyorum, ama benim ateşim (od) sizinkinden farklı olsun.
Güneş ve Altın Şarka'dan şu gezegenler türemiştir: 1) Çagan, iyesi Çaga. 2) Tang Çolmon; iyesi Koçkor. 3) Yer, iyesi Tulaan. 4) Engir Çolmon; iyesi Kandık. 5) Küük; iyesi Ulu Kan. 6) Kiçi İzü, iyesi Ene Kün; 7) Caan İzü, iyesi Ene Kün; 8) Kuran; iyesi Kızıl İrgilcin. 9) Sıgın; iyesi Ulu Kegen. 10) Ülürgen; iyesi Tabı Kara. 11) Küçürgen, iyesi Küçürke. 12) Kışkı Kuran; iyesi Cangar.
iye: sahip anlamına gelir. (iyelik eklerindeki 'iye' gibi) Sahip ruh demektir.
Bir müddet sonra başka bir alemden/yörüngeden Kanıskan ve Külürgen adında iki gezegen gelip Güneş'e hitaben şöyle demişler:
- Demek babamız Güneş bizi bırakıp buraya yerleşmiş!
Güneş onları gördüğüne pek sevinmemiş ve onların, niçin yörüngelerini terk ettiklerini sormuş. Bunun üzerine onlar,
- Öç almaya geldik, demişler. Külürgen, Güneş'in gezegenlerinin birisine, Ülürgen'e bir şamar atmış. Ülürgen o anda gözden kaybolup gitmiş. Onun gittiği yol yörüngesinde bir kara delik olup kalmış. Bunu gören Altın Şarka gezegenlerini koruyabilmek için kendinden geçmiş. Duruma müdahale eden Güneş, Külürgen'e bir darbe indirmiş ve şöyle demiş:
- Benim sizin ve sizin anneniz gibi kötü işler yapmaya niyetim yoktur; işte bu yüzden sizden ayrıldım. Artık benden ve benim ailemden uzak durun. Sonra Kanıskan'a da bir tokat atmış.
Altın Şarka o günden beri ana ayları teşkil eden altıncı ay Haziran (Kiçik İzü) ve yedinci ay Temmuz (Caan İzü) olarak ikiye bölünmüştür. Külürgen Güneş'e çarpmış ve çok uzaklara gitmiş; giderken şöyle demiş:
- Gidiyorum, ama yine geri geleceğim. Benim her geldiğimde gökküre çalkalanacak (küre silkinir).
Kanıskan da giderken söz vermiş.
- Ben de gidiyorum, ama yine geri geleceğim; benim her gelişimde insanların bilinci sarsılacaktır.
Bundan dolayı Kanıskan gezegeni Güneş sisteminin altı kuşak ötesindeki yörüngesine döndükten sonra, takriben her 502 (72x6+72) yılda bir defa Güneş sistemine yaklaşıyor. Onun Güneş sistemine yaklaştığı dönemlerde insanların aklı karışıyor; iyiyi kötüden, kötüyü iyiden, felaketi huzurdan, huzuru felaketten, belayı hayırdan, hayrı beladan ayırt edemez oluyor. Bu dönemlerde savaşlar çıkıyor. Kanıskan, önce bir yılı teşkil eden ayların on üçüncüsü (bahar ayı) olarak sayıldı, fakat sonra unutuldu.
Kendi yörüngesine dönen Külürgen de her 3024 (504x6=3024) yılda bir defa, yani her altı kuşakta bir defa dünyaya çok yaklaşıyor. Onun dünyaya en yakın olduğu dönemlerde yeryüzündeki hava, su ve magma sarsılmakta, dünya birtakım doğal afetlere maruz kalmaktadır. Külürgen aylar arasında sayılmamıştır.
Böylece bir yılda her biri 28 günden ibaret on üç ay ve 364 gün sayılmıştır. (13x28) Aylar, Güneş'in etrafındaki on üç yıldızın adlarıyla anılmaktadır. Avrupa takviminin geçerli sayılmasıyla birlikte Kanıskan yıldızı unutulmuştur. Daha sonraki devirlerde Asya'da Ülgen, Ata Kuday, Mongızın da Ana Kuday olarak adlandırıldılar.
Ata
Kün
|
Aylar
|
Gezegenler
|
1. Çagan – İyesi Çaga
|
Ocak
|
Merkür
|
2. Tang Çolmon – İyesi Koçkor
|
Şubat
|
Venüs
|
3. Yer – İyesi Tulaan
|
Mart
|
Yer / Dünya
|
4. Engir Çolmon – İyesi Kandık
|
Nisan
|
Mars
|
5. Küük – İyesi Ulu Kan
|
Mayıs
|
Jüpiter
|
6. Kiçi İzü – İyesi Ene Kün
|
Haziran
|
Küçük sıcaklık
|
7. Caan İzü – İyesi Ene Kün
|
Temmuz
|
Büyük sıcaklık
|
8. Kuran – İyesi Kızıl İrgilcin
|
Ağustos
|
Satürn
|
9. Sıgın – İyesi Ulu Kegen
|
Eylül
|
Uranüs
|
10. Ülürgen – İyesi Tabı Kara
|
Ekim
|
Kara Tamı
|
11. Küçürgen – İyesi Küçürke
|
Kasım
|
Neptün
|
12. Kışkı Kuran – İyesi Cangar
|
Aralık
|
Pluton
|
13. Kanıskan – İyesi Kanıs
|
?
|
|
14. Külürgen – İyesi Külür
|
Nemizida
|
Altay Bilik - Nikolay Şodoyev'in Anlatımıyla
Hiç yorum yok: